28 Aralık 2011 yılında takvim Türkiye için yeni bir katliamı işaret ediyordu. 34 insanın hayatını kaybettiği ve 1 kişinin yaralandığı bombardımandan sonra PKK’lı sanılarak ateş edildiği söylendi. Bu istihbarat açığının Amerika’dan kaynaklandığı söylense de daha sonra bu iddia yalanlandı. O günden bugüne kadar geçen sürede yetkililerin bölge halkının acılarını sarması gerekirken acılarına yenileirni eklediler. Uludere’de uzun süredir yaşanan gizemli katır ölümlerinin sebebinin ne olduğu merak konusuydu. Şırnak Valisi Ali İhsan Su katırların uçurumdan kendileri düştüğü iddialarına yalanlama ise Orman ve Su İşleri bakanlığından geldi. Cumhuriyet Gazetesi’nden Pınar Öğünç bugün ki yazısında bu iddiaları dile getirdi.
Hiçbir sorumlu yargılanmadı
Pınar Öğünç yazısında hiçbir sorumlunun yargılanmadığına dikkat çekti. Buna rağmen Roboskili köylülerin cezalandırılmasının farklı şekilde devam ettiğini yazan Pınar Öğünç bu biçimlerden birinin katırların ölümü olduğunu söyledi. DİHA’nın katırları öldürülmesi ile alakalı verilen katırların öldürülmesine yönelik atış serbest emrini görüntülerini hatırlatan Öğünç 30 Haziran’da 30 katırın ertesi gününde de 4 katırın askerler tarafından öldürüldüğünü söyledi.
Kaçakçılık yapanlar kurşuna dizilmezler
Sınır ticaretinin yasal olmadığını kabul eden Öğünç bunun zorunluluktan ortaya çıktığını söyledi. Köylülerin küçük paralar karşılığında hayatlarını riske attığına değinen Öğünç hiçbir yasada kaçakçılık yapanların öldürüleceğine dair bir maddenin bulunmadığını da hatırlattı. Yeryüzüne Özgürlük ve Hayvan Hakları Komitesi’nin Bakanlığa yaptığı başvurunun cevabına yer verdiği yazısında bakanlığın katırların öldürüldüğünü kabul ettiğini söyledi.
Valilik yalan beyanda bulundu
Bakanlık 15 adet dosyanın olduğu ve 78 katır için tasfiye kararının bulunduğunu söyledi.20 katırın silahla vurulmak suretiyle öldürüldüğünü 10 tane katırın da yaşanan kargaşada kayalıklardan düşerek öldüğünü söyledi. Bakanlığın verdiği cevapla Vali yalanlanmış olmak ile kalmadı yalan söylediği de ortaya çıktı.